0 (530) 500-4281

Çocuklarınızı ve Öğrencileri Anlayabilmek


anlayabilmek“Satılık Köpek Yavruları” ilanının hemen altında küçük bir çocuğun başı gözüktü ve çocuk dükkan sahibine sordu :
-“Köpek yavrularını kaça satıyorsunuz?”

Dükkan sahibi :
-“30 dolarla 50 dolar arasında değişiyor fiyatları” dedi
-“Benim 2 dolar 37 sentim var” dedi çocuk
-“Bir bakabilir miyim yavrulara”

Dükkan sahibi gülümsedikten sonra bir ıslık çaldı ve köpek kulübesinden beş tane yumak halinde yavru çıktı. Yavrulardan biri arkadan geliyordu. Küçük çocuk yürümekte zorluk çeken sakat yavruyu işaret edip sordu:
-“Bunun nesi var?”

Dükkan sahibi onun kalça çıkığı olduğunu ve hep sakat kalacağını açıkladı.
Küçük çocuk heyecanlanmıştı.
-“Ben bu yavruyu satın almak istiyorum.”

Dükkan sahibi:
-“Hayır o yavruyu satın alman gerekmiyor.
Eğer gerçekten istiyorsan o yavruyu sana bedava veririm”

Küçük çocuk birden sinirlendi.
Dükkan sahibinin gözlerinin içine dik dik bakarak, “Onu bana vermenizi istemiyorum. O da diğer yavrular kadar değerli ve ben fiyatını tam olarak ödeyeceğim. Aslında şimdi size 2 dolar 37 cent vereceğim ve geri kalanını ayda 50 cent ödeyerek tamamlayacağım.”

Dükkan sahibi çocuğu ikna etmeye çalıştı:
-“Bu köpeği gerçekten satın almak istediğini sanmıyorum.

Bu yavru hiçbir zaman diğer yavrular gibi koşup, zıplayamayacak ve seninle oynayamayacak.”
Bunun üzerine küçük çocuk eğildi, pantolonunu sıvadı ve büyük bir metal parçasıyla desteklediği
sakat bacağını dükkan sahibine gösterip, tatlı bir sesle:
-“Ben de çok iyi koşamıyorum ve bu yavrunun kendisini çok iyi anlayacak bir sahibe gereksinimi var” dedi.

Anlamak ve anlaşılmak çok önemli. Engelli olmak zor. Çocuklarınızı anlamaya çalışın. Onların yaşamlarını anlamlandıracak faaliyetleri yapmalarına olanak verin. Yapamaz, beceremez diye düşünmeden yapabilecekleri, becerebilecekleri etkinlikleri sunun. Tedavi edilmeleri gerekiyorsa en iyisini vermeye gayret edin. Hiç görmeyen bir Türk ressamın renkli ve perspektife uygun resimler yapabildiğini umarım görmüşsünüzdür. Kolu, bir ya da iki bacağı olmayan çocukların olimpiyat başarılarını, yüzme, atletizm, basketbol, masa tenisi gibi spor dallarında ne kadar başarılı olduklarını izlemişsinizdir. Yine gözleri görmeyen A.Stone isimli bir gencin gençler arası sırıkla yüksek atlama rekoru kırarak dünya 1972 olimpiyat şampiyonu olduğunu duymuşsunuzdur. Kolay değil, büyük uğraşı ve özveri gerektirir. Bu çocuk bizim çocuğumuz olduğuna göre onlara verilecek zaman, uğraşı ve çabamız sürekli olmalı ve bıkmadan, usanmadan verilmesi  gerekir. Büyük başarılar elde edilmesi şart değil ama onlarında hayatta mutlu olmaları gerekli değil  mi? Onlara yeterli zaman ayrılması, ellerinden tutulması, gözlerine bakılarak konuşulması; duymasalar da, konuşamasalar da, hareket edemeseler de, görmeseler de onları çok mutlu edecek, onların mutluluğu sizin de mutluluğunuz olacaktır.

Engelli olmadığınıza şükredin ama engellinizi anlamaya çalışın. Onların yaşında iken duyduğunuz his, düşünce, davranışlarınızı hatırlayın. Şimdi içinde bulunduğunuz şartlar, olanaklar, çevre şartlarını değerlendirin. Kendinizi onların yerine koyabilmeyi deneyerek onları anlamanız mümkün olabilecektir unutmayın.

Ali YAYLACI
EMEKLİ ÖĞRETMEN

One thought on “Çocuklarınızı ve Öğrencileri Anlayabilmek

  1. birgül kocadokur -

    emre.. Gönül ögretmenini ve Atiye İnci ögretmenini çok seviyor.Onların sayesinde dersleri başarılı ve planlı bir ögrenci oldu.Çok teşekkür ediyorum..

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir